
Fotoğraflar, İsfahan/İran’daki bir sarayın müzik odasından. Odanın tasarımı müziğin zevkini derinleştirecek şekilde tasarlanmış..

Hindular için ikinci kutsal yer. Ölülerini burada yakabilmek önemli.





İran seyahati fakir için sanki böyle bir yolculuktu…

Herkesin gittiği bir yerin dışında, o kalabalığın içinde, o sese rağmen, tatlı, sesiz bir huzur var hazretin huzurunda…


Bu küçük caminin, günümüz şehircilik ve mimari anlayışına söyleyeceği çok sözü var gibi..
İçinde bulunduğu tabiatla uyum ve orantı içinde, estetiği ile birleştiğinde şirin mi şirin Latif ve zarif bir eser çıkıvermiş ortaya.. 1905 tarihli bu camiye, aslında mescid demek daha doğru olurmuş; 25-30 kişilik küçük beşgen bir yapı..
Günümüz şehircilik ve mimari anlayışı buraya bir ‘eser’ bırakmak isteseydi, gözüne gözüne sokarcasına, çivi gibi batan cinsten, orantısız ve ruhsuz bir şeyler karalardı eminim… Maalesef inancım bu yönde..

VARLIK GEMİSİ
(Yahya Kemal’in şiirine uyarlamadır)
Artık demir atmak vakti gelmişse zamana,
Vücuda çıkan bir gemi gelir şimdi bu âna.
Hiç yükü yokmuş gibi sessizce olur var,
Bulunmaz o varlıkta ne fırtına ne bir rüzgar.
Rıhtımdan bakanlar bu gelişten huzurlu,
Günlerce parlak gemiye bakar kalpleri sükunlu.
Biçare gönüller! Ne gelen ilk gemidir bu!
Heyecanlı hayatın nede son soluğu!
Dünyada aşkı bekleyen nafile bekler;
Bilmez ki, şimdi olmayanlar, sonra da gelmeyecekler…



Hattat Hamid efendinin kaleminden çıkan şaheser, Şişli Cami’i giriş kapısı üstünde…

Bu gidişle mayıs da çok sürmez..
Bu gidiş nereye ise artık!
En iyisi durup seyretmek bütün ‘sergiyi’…

Dua aynı; ‘Bizi senle, seni bizde göster.
Görmek, görünmek değilse maksut eğer,
Eğrisi de doğrusu da odundan öteye gitmez imiş… Baktım, gördüm, bildim deme!
Demekten öte bir perde yok aleme,
Maksûd hep O sanırsın kendine de
Gördüğün, bildiğin, maksûdun bir perde imiş.
Perdeler içre kal bir koza gibi,
Vaktin bekleyen bir kelebek gibi,
Gez, dolaş, gör asumanı yeri, dibi,
Bundan öte bir yol yok imiş.
Gün olur çıkarsın düze,
Sanmayasın bu hep böyle,
İşte şu gelen yeni bir perde,
Aleme cân olan bir deveran imiş.

Kartepe’de mevsim hala kış.. Yücelerden bakmak yaşadığı zemine, daha bir değişik geliyor insana…


Varlık ‘an’laşılmak diler, Göz göze gelmek diler.
Ve Varlık/vücûd bir ‘an’dır.

Düden nehri/Antalya

Bir kalkışma sabahı hatırası…

Elmalı/Antalya

Elmalı/Antalya

Fethiye/Seki yaylası


Bazen hassas bir yerde, bi zamanda bulunmak var olan enerjiyi, yapıyı çok daha farklı bir forma büründürebilmekte; rüzgar elektriğe…


Şelalerden doğan farklı bir hal oluyor…


Kaş’ın Gömbe Yaylası’nda Kayaların arasından çıkarak şelale oluşturarak uçurmama doğru akan bir sanat harikası…